31 Mart 2016 Perşembe

Çocuğuma İlk Kez Hazır Kart Aldım. Kazanan Vodafone!

Sonuçta çok büyük bir şey değil. Çocuğum 9 yaşına geldi ve ona bir telefon numarası aldım.

Ama nedense bir duygusallık çöktü. Onun mutluluğunu görmek.

Büyümüş, özenmiş, bazı durumlarda gerçekten de ihtiyaç, güvenlik için, ulaşmak için.

Evde heyecanlı bir süreç. Telefonu olan arkadaşlarının telefonlarını kayıt etmeye çalışıyor, dedesini, babaannesini, dayısını, teyzelerini arıyor, bir mutluluk var üzerinde.

Cep telefonunun artık sosyal hayatımızın en büyük parçalarından biri olduğunu düşündürdü bu durum.

Telefon kartı alma maceramda şöyle oldu. Eskiden kalma bir hazır kart var, Avea'dan almışım, fakat hiç kullanmadım, Bahçeşehir'in içinde Avea bayi kapanmış, Esenkent'e yönlendirdiler, oradaki bayide ana bayi olan Akbatı'daki ana bayiye yönlendirdi, bir seneyi geçtiği için büyük ihtimalle kapanmış, sistemden orası açabilir dediler.

Avea-Türk Telekom Değerlendirmesi - Sersem Balık:

Akbatı'da Avea'nın adı Türk Telekom olmuş, 2 tane reklamlarındaki gibi komik tip çalışıyor, hizmet sıfır, 50 TL'ye içinde konuşma ve 250 megabayt internetli hazır kart var. Bari alayım dedim, numara seçiyorum, birden içerisi müşteri doldu, benimle ilgilenen çocuk beni unuttu, bekleyin bir dakika döncem ben sana muhabettine dayanamadığım için hem diğerlerindeki şartları ve fiyatları öğreneyim diye diğer mağazalara uğramak için beni çoktan unutan mağazadan çıktım.

(Aslında hep kendime kızıyorum. Her zaman tüm seçenekleri değerlendirmeden karar verme diye. Tüm mağazalara girip, bir alım planı yapmadan hemen dalıyorum. Allah'a şükür Avea sayesinde planım alım planım zorunlu da olsa faaliyete geçiyor.)

Turkcell - Tok Satıcı :

İçeri giriyorum, gene bir yoğunluk. 5 dakika bekledikten sonra ulaşabildiğim, Mağaza Müdürüne seçenekleri soruyorum. 70 TL'lik seçenek var. İnternet var mı? Yok. Bizde böyle işine gelirse durumu.

Artık Turkcell tok satıcı olmuş. Diğer seçenek Vodafone'a doğru yöneliyorum.

Vodafone - Çalışkan Arı :

Mağaza Akbatı alışveriş merkezinde tam merkezde olmamasına rağmen içeride çalışan sayısı fazla.

 Müşterileri çok bekletmeden hizmet verebiliyorlar. Akmerkez'deki Vodafone'da süper pazarlama stratejisiyle, bana bir note 3 ve samsung gear kol saatini satın almaya ikna eden cevval mağaza müdürüne benzer çalışanlar var. Bu arada teknolojiyi ne kadar kullanırsan, hayatın o kadar kolaylaşıyor. Ödediğim paraya hiç üzülmüyorum.

Neyse duyduğum şartlar içinde en uygunu Vodafone'da. 45 TL Hazır Kart. Ya 40 dakika seçeneği var. Ya da diğer seçenek, numaranı alıp, HOSGELDIN yazıp, 7000'e yolluyorsun, 250 dakika konuşma, 250 SMS, 500 MB internet. En iyi seçenek şu anda bu.

Maceram böyle. Benzer durumdaki arkadaşlara yardımcı olmak için paylaşmak istedim. Belki de benim gibi bir şey alacağı zaman, tüm seçeneklere uğramamak gibi tembelliği olan arkadaşlara en azından faydası olur.

Bu arada çocuğunuza telefon numarası alacağınız zaman lütfen gizli numaraların aramasını kabul etmeme ve yurt dışı telefonlarına aramayı kapattırmayı seçeneğini de ihmal etmeyelim.

Bir de ne olursa olsun, telefon kullanımı ve gözetim devam etmeli, koskoca profesörleri telefonda kazıklayabilen adileri unutmamak lazım.

Nepalli Bilgelerden 32 Tavsiye

Özlü sözleri çok seviyorum. Okuduklarımızdan, dinlediklerimizden aklımızda kalan sadece birkaç söz değil mi?

Bu vesile ile professionali.ru'da okuduğum pasajı, özellikle beğendiklerimi koyuyla işaretleyerek, sizlerle de paylaşmak istedim.

Nepalli Bilgelerden 32 Tavsiye :

1) Yavaş konuş, hızlı düşün

2) Kişileri soylarına göre değerlendirme

3) Birine "Seni seviyorum" dediğinde, gerçeği söyle

4) Birine çok üzgünüm derken, gözlerine bak.

5) Başkalarının hayalleri ve düşleriyle dalga geçme

6) Birine beklediğinden daha çok ver ve bunu içten yap

7) Aklında her zaman sevdiğin şiirin mısralarını tut. (Süper tavsiye)

8) Duyduğun her şeye inanma, sahip olduğun her şeyi harca, uykunu almadan uyanma

9) Büyük aşklar ve büyük başarılar her zaman büyük risk gerektirir.(Beğendim!)

10) Kaybettiğin zaman bundan ders çıkarmaya çalış ve bu hata sonunda senin yararına olsun

11) Kendine saygı duy, başkalarına saygı duy, bütün yaptıklarının sorumluluğunu üstüne al

12) Küçük hataların büyük arkadaşlıkları mahvetmesine izin verme

13) Hata yaptığını anladığın an, bunu maskelemeye çalışma, hemen düzeltmeye çalış

14) Her gün kendi başına biraz zaman geçir

15) Değişime açık ol, ama bunun değerlerini silmesine izin verme

16) Bazen sessizlik en güzel cevaptır

17) Daha çok kitap oku

18) Tanrıya inan, ama arabanın kapısını kilitlemeyi unutma!

19) Herhangi biriyle tartışırken mevcut durum üzerine tartış, geçmişi hatırlatma

20) Satır aralarını oku

21) Bilgini çocuklarla paylaş, bu günümüzde ölümsüzlüğe ulaşmanın tek yoludur! (Süper)

22) Dünyaya her zaman nazik davran

23) Övüldüğün zaman asla araya girme

24) Başkalarının ilişkilerinin arasına girme ve boş tavsiyeler verme

25) Seni öperken gözlerini kapatmayanlara güvenme

26) Yılda bir kez hiç görmediğin bir yere git

27) Çok para kazanıyorsan, bir kısmını başkalarına yardım etmek için kullan

28) Unutma; istediğini alamamak bazen hayatta olur ve bazen bu senin şansındır

29) Doktorların tavsiyelerini dinle fakat yasaklarının bazılarını da kırmayı öğren

30) Başarını, onlar için harcayağın fedakarlıkları düşünerek değerlendir

31) Aşkı ve yemek yapmayı umursamaz bir coşkuyla yapın, Başkalarının reçetesine göre sevmeyin
ve yemek yapmayın

32) Sizin "Ben" olmanız, yolculuğunuzun son noktasıdır

9 Mart 2016 Çarşamba

DEİK, Irak'a Vize Uygulamaları İle İlgili Gerçekleşen Toplantıya İlişkin Gözlemlerim

Türkiye Avrupa Birliği ile sürdürdüğü müzakereler çerçevesinde Irak vatandaşlarına vize uygulamaya başlamıştır.

Bu durum, özellikle Iraklı ithalatçılara mal satan Türk ihracatçılarının mağdur olmasına sebep olmuştur.

Şöyle ki, ihracatçıların ortak söylemlerinden Iraklı alıcıların kendileri için çok büyük bir müşteri olduğu gözlemlenmiştir. Emin Taha, 2015 yılında ülkemizden en çok konut alan yabancıların, 250.000 sayısıyla Irak vatandaşları olduğunu belirtmiş, fakat vize uygulaması ile söz konusu sayının ve ihracat rakamlarımızın büyük bir düşüş içinde olduğunu belirtmiştir.

İhracatçılarımızın ifadelerine göre, Irak vatandaşları vize sorunu sebebiyle ülkemize gelememekte ve ihracatçıların satışlarında büyük bir düşüş göze çarpmaktadır.

Söz konusu sorun Libya ve Suriyeli alıcılar içinde geçerlidir.

İhracatçılar söz konusu uygulamaların kendileri için zarar verdiğine, ilgili ülkelerdeki Konsolosluklarımızın ve Büyükelçiliklerimizin kötü hizmet verdiğini, 2 aydır vize bekleyen Iraklı ithalatçılar olduğundan söz etmişlerdir.

Taşımacılıkla ilgili olarak UND’nin de defalarca yinelediği talepler ve söylemler Emin Bey tarafından dile getirilmiştir. Belirttiği hususlar Habur’a alternatif kapının veya Habur sınır kapısının genişletilmesinin biran önce yapılması gerektiğidir. Ayrıca Habur sınır kapısındaki köprünün biran önce tamamlanmasını talep etmiştir. Ayrıca TIR parkı uygulamasının ihracatın yerine ulaşmasını geciktirdiği ve TIR parkı uygulamasının biran önce değiştirilmesi gerektiği hususunu belirtmiştir.

Toplantıda varsa alınan kararlar, Önemli Notlar:

Şunu görüyoruz ki, yıllardır Türk vatandaşları olarak Avrupa Birliğine gidebilmek için vize kuyruklarında büyük zorluklar, hatta aşağılanma duygusu yaşarken, şimdi rol değiştirerek ihracatçımız ve tüccarlarımız için büyük önem taşıyan komşularımıza aynı uygulamaları Türkiye’nin göstermesi gerek Türkiye’nin imajı, gerekse de ihracatımız için kötü sonuçlar doğurabilecektir. Bu çerçevede, Türkiye’nin güvenliği elbette göz önünde bulundurularak, Türkiye’nin vize almak isteyen yabancılara çağdaş, hızlı, profesyonel vize hizmeti sunması, mevcut vize uygulamalarımızın (süreç-kalite) acil detaylarıyla incelenmesi gerekmektedir.


Gereksinimler:
-Konsolosluklarımızda vize personelinin sayısının arttırılması,
-Elektronik vize uygulamasının biran önce hayata geçmesi,

-Vizenin Konsolosluklarımızca verilmesi yerine Avrupa örneğinde olduğu gibi aracı kurumlar vasıtasıyla gerçekleştirilmesi,
-Şu gözlemlenmiştir ki, tüm ihracatçılarımızın Irak'a vize uygulamalarından şikayetçi olduğu aşikar. Fakat Henry Ford'un dediği gibi "Bana sorun getirmeyin, çözüm getirin" ilkesi çerçevesinde tüm kuruluşlar beyin fırtınalarıyla çözüm alternatifleri üzerinde çalışmalı, net planları Bürokratlarımıza değil direkt Dış işleri Bakanımıza ve Başbakanımıza sunmalıdır. Maalesef güzergahımız, hedefimiz Avrupa Birliği olsa da, Avrupa Birliğindeki Resmi Kuruluşlar ve Sivil toplum kuruluşları arasındaki çok güçlü işbirliği, dayanışma, eşitlik hususunda Türkiye'de ilerleme olsa da hala çok gerideyiz.